Z Raparo 5

Hastalık, sınav çalışması ve Ankara yolculuğu ardından iyice dinlendiğim bir hafta oldu. Dinlendim dedim ama tabi ki dükkanda çalışmaya devam. İyiden iyi de ısındım diyebilirim. Eh ne de olsa üniversiteye başlamadan önce bu işte çalışıyordum. O yüzden adaptasyon gibi bir sorun yaşamadım.

Ve yine uzun bir aranın ardından koşmaya disiplinli bir şekilde başladım. Hedef haftada 3 gün ve gün aşırı koşmak. Şimdilik iyi gidiyor, ay sonunda kadar da tekrar 10 km bandına otururum diyorum ama yine bir kar kıyamet plan havada kalabilir.

Geçen haftaki yazıda Kosgeb eğitim duyurularından bahsetmiştim, umarım yakın zamanda duyuru gelir diyordum ve geldi. Ancak sadece İşkur personellerine açık eğitimlermiş. Devlet memurlarına ne girişimcilik eğitimi veriyorlar anlamadım ama Kosgeb’i arayıp sorduğumda yapabilirler dedi. Neyse sonrakiler için beklemeye devam. Keza acelesi olan kim!

Bu hafta hangi filmleri izledim peki?

Bacalaureat (Mezuniyet): Cannes’da en iyi yönetmen ödülünü alan filmimiz Romanya’da geçiyor. Konusunu ve özeti zaten diğer yerlerden okuyabilirsin. Benim için filmin en önemli kısmı coğrafyanın yakın olmasından dolayı hikayenin tanıdıklığı. Oyunculuk, senaryo fena değil. Biraz fazla kör göze parmak şeklinde anlatılmış hikaye, lakin bu tür anlatılar Avrupa’da satıyor. Ama yine de sağlam film.

The Girl with All the Gifts: Mevzu zombi ve hayatta kalma hikayesi olunca artık tüm hikayeler anlatıldı ve bitti diye düşünmüyor değilim ancak böyle ters köşe iyi kalite yapımlar da uzun aralarla gelmiyor değil. Kitap uyarlaması ve benzer hikayeye sahip bir de video oyunu var. Lakin hem yapım kalitesi hem de tutarlı hikayesi ve sürükleyiciliği ile türü sevenler kaçırmasın derim. Dediğim gibi son zamanlarda bu kalitede bir zombi filmi izlememiştim.

Bu hafta böyle sakin geçti. Bakalım biraz havalar ısınsın da yaşamaya başlayalım değil mi?

Z Raporu 1

Belli hedefler koyarak devam etmek önemli. İlk yazıda da dedim ya buraya bir şeyleri girip kendimi bağlamak istiyorum. Blog açmak kolay kısmı, asıl olay devamını getirmek. Dsiplinli biri olduğuma arkadaşlarımın bir çoğu inanmaz ama aslında tam tersi bir yapım var. Hedef koyduysam o iş olur!

Bu çizgiden hareketle haftanın son günü, haftaya dair ne yaptığımı kısaca bu başlık serisinde özetleyeceğim. Hatta bir de ufak ufak not alıp tam liste atasım var. Evet birileri disiplinsizdir demişti değil mi! Utanın!

Neyse bu haftaya şöyle üstün körü bakıyorum da kafa dinlemek ile geçti gitti desem yeridir. Hala buradaki arkadaşları bile aramadım. Daha doğrusu az önce birini aradım ama O da hasta yatıyor çıktı ve bunu bir işaret alarak evde devam dedim.

Ve özetler: Ev/iş gelgiti, koşu, kitap, film,… Nasıl özet! Özet gibi özet…  Aslında en azından izlediğim filmlere dair bir iki giriş yaptım. American Honey (ki mutlaka izleyin derim), Robocop yazdıklarım. Yazmadıklarıma gelince;

The Autopsy of Jane Doe: En son ne zaman dişe dokunur bir korku filmi izledim hatırlamıyorum. The Witch gibi sanatsal işleri saymazsak gerçekten budur dediğim yok. Bu filmde iyi başladı güzel bir fikir üzerinden yürümüş ama filmin öyle bir mantık hatası var ki yuh diyor insan! Ama yine de çerezlik, izlenir.

Tale of Tales: Aslında hakkında güzel eleştiriler okuduğım Salma Hayek sebebiyle de ayrı bir heyecanla başladığım ama vasat bir yetişkinler için masal uyarlaması. Bir de yıl olmuş 2016 Salma Hayek mi kalır değil mi?

Train to Busan: Film festivallerine kadar sızmayı başarmış bir zombi hikayesi. Kapalı mekan, göt insanlar ve zombiler ile iyi bir koşuşturmaca. Festivallere nasıl sızdı bilmiyorum ama eh işte diyebileceğim bir zombi filmi. Bir de Kore sinemasının didaktik anlatımı olmasa daha iyi olabilirdi sanırım. Ama yoklukta gider.

Son olarak hem Aralık ayının hedefi hem de yılın son 10 km’sini de bugün koştum. Ev taşımaktı, sevgili ile geceleri birlikte geçirmekti derken Ankara’da 2 hafta ara, üzerine de Edirne’de 1 hafta ara verince vücut hamlamış ama yine  de hem aradan çıktı hem de 51:09 ile ortalama bir sürede bitirmiş oldum. Hedef dedik ya Ocak ayında 50 dk sınırında kalacak, sonraki ay 49 dk! Bu da burada dursun.

Ve yarın planlarla ile ilgili ilk adım; Kosgeb ziyareti. Kosgeb sürecini de ayrı bir başlık altında toparlayacağım. Belki bir başkasına da faydası dokunur.